Yeni Araştırma | Mülteci Çocuklarının Eğitimi Önündeki Başlıca Engeller: Kayıt Ücretleri, Akran Zorbalığı ve Dil

Abdullah* is an 8-year-old boy from Syria. He attends Save the Children non-formal education programme in Northern Greece. He stays in an apartment with his mother Hanan* and his siblings.I really like going to school. I wake my mum up every morning at 7am so she can make us breakfast and then I go to school.I don’t know what I want to become when I am older but I want to travel the world. Maybe I will become a pilot! The first country I will visit is Germany, because my father is there.Hanan* is a 24-year-old mother of 4 from Syria. She travelled with her children and her mother-in-law to Greece in order to reunify with her husband in Germany. Her husband arrived in Germany few months ago and they are currently preparing their documents in order to be reunified. However, this process takes a long time. Hanan, along with her children and her mother in law all live in an apartment in Northern Greece. She and her children are attending the non-formal education classes that Save the Children provides in a day center in Northern Greece. .(Full case study available)Project information and major issues: Since the beginning of 2015, Greece has been the entry point into Europe for more than 1 million refugees and migrants seeking safety and security for them and their families. When the borders were open, people arriving on the islands would travel to the mainland and the northern border, then transit through the Former Yugoslav Republic of Macedonia (FYROM), Serbia, Croatia and Slovenia, to Austria and Germany.With the border between Greece and FYROM officially closed, more than 62, 300 people are stranded in Greece, including more than 14, 000 people held on the islands as part of the EU agreement with Turkey.

Fotoğraf: Anna Pantelia / Save the Children

Save the Children Türkiye Ülke Ofisi ve Hacettepe Üniversitesi’nin Türkiye’deki mülteci çocuklarının neden okula gitmediklerine dair yaptıkları araştırma, bazı okulların kayıt sırasında istediği ek ücretler, akran zorbalığı ve dilin eğitime erişimdeki engellerin başında geldiğini ortaya koyuyor.

3,7 milyon Suriyelinin geçici koruma statüsünde olduğu Türkiye dünyada en çok mülteci kabul eden ülke. Şu an ülkede bir milyonu aşkın okul çağındaki mülteci çocuk var ve bunun yüzde 35’inden fazlası okula gitmiyor. Yoksulluk, temel hizmetlere kısıtlı erişim, akran zorbalığı ve sosyal uyum eksikliği mülteci çocuklarının okul dışında kalmasına neden olan başlıca faktörler arasında görülüyor.

Bu riski azaltmak ve her çocuğun eğitime eşit ve adil bir şekilde erişebilmesi için Save the Children Türkiye Ülke Ofisi, Esenyurt Belediyesi iş birliği ve Avrupa Birliği İnsani Yardım’ın finansal desteğiyle Temmuz 2020’den beri “Esenyurt’ta Topluluk Temelli Çocuk Koruma Sistemlerinin Güçlendirilmesi Projesi” ni yürütüyor. Proje, İstanbul’un en büyük ilçesi Esenyurt’taki mülteci çocuklarının ve ebeveynlerinin karşılaştığı çocuk koruma risklerini azaltmayı hedefliyor.

Proje kapsamında Save the Children Türkiye Ülke Ofisi ve Hacettepe Üniversitesi, Esenyurt’taki mülteci çocuklarının okula gitmelerinin önündeki engelleri, zorlukları ve fırsatları anlamak için bir araştırma yürüttüler.

Araştırmanın sonucuna göre mülteci çocuklarını okuldan uzaklaştıran faktörler arasında finansal sorunlar, okul iklimi, aileler/bakımverenlerle eğitim sistemine erişimde yaşanan engeller ve zorluklar başı çekiyor.

Okul kayıt ücretini karşılayamayan aileler çocuklarını okula kaydettiremiyor. Okulların kayıt ücreti istememesi gerekirken, birçok odak tartışma gruplarında veliler bu tip isteklerle karşılaştıklarını ifade etti.

Mülteci çocuklarının karşılaştığı bir başka zorluk ise akran zorbalığının yaşandığı okul iklimi. Akranlarından gelen olumsuz tutum ve davranışların öğretmenlerdeki anlayış ve iletişim eksiğiyle birleşmesiyle mülteci çocuklar okula daha da yabancılaşıyor.

Bunların yanı sıra, bazı mülteci çocuklarının ders içeriklerini ve hatta öğretmenlerini anlamakta güçlük çekmesine sebep olan mevcut dil engeli söz konusu; ancak dil öğrenimine sağlanacak destekle bu engelin kolayca aşılabileceği belirtiliyor.

Tüm bu bahsi geçen engel ve zorluklara rağmen, çocukların yüzde 80’i okula gitmeyi hâlâ anlamlı bulmakta ve okulu bırakmayı düşünmüyor.

Rapor okul terk oranlarını düşürmek, eğitim ve koruma faaliyetleri için kapsayıcı okul ortamının oluşturulması için Milli Eğitim Bakanlığı, STK’lar/Uluslararası STK’lar, BM Ajansları, donörler ve öğretmenler arasında somut bir iş birliği için bir platform oluşturulması çağrısında bulunuyor.

Daha fazla bilgi için lütfen tıklayın.

Avrupa Birliğİnsani Yardım hakkında

Avrupa Birliği (AB) ve Üye Devletleri, dünyanın öncü insani yardım bağışçısıdır. İnsani yardım, Avrupa’nın, dünya çapında yardıma ihtiyaç sahibi olanlarla dayanışmasının bir ifadesidir. Bu yardımlarla; hayat kurtarmayı, insanın acı çekmesini önlemeyi ve hafifletmeyi, doğal afetlerden ve insanoğlunun ürettiği krizlerden etkilenen nüfusun bütünlüğünü ve saygınlığını korumayı amaçlarAvrupa Birliği, Avrupa Komisyonu’nun Sivil Koruma ve İnsani Yardım Operasyonları aracılığıyla, her yıl milyonlarca çatışma ve felaket mağduruna yardım etmektedir. Brüksel’deki merkezi ve saha ofislerinden oluşan küresel teşkilatı ile AB, insani ihtiyaçlar temelinde en dezavantajlı insanlara yardım sağlamaktadır.

Sabancı Vakfı Fark Yaratanlar Programı’nın 16. Sezon Başvuruları Başladı!
Sabancı Vakfı Fark Yaratanlar Programı’nın 16. Sezon Başvuruları Başladı!

Yorum Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Benzer Haberler
Görüntüle

Radyo artık Apaçık!

Apaçık Radyo 8 Kasım 2024 Cuma günü internet mecrasında dinleyicisiyle buluştu! Üç gün sürecek test yayınının ardından, 11…
Görüntüle