İklim Değişikliği Performans Endeksi (CCPI) iklim nötr olma yarışının başladığını gösteriyor. Endekste Türkiye’nin sıralaması geçen sene ile aynı. Enerji kullanımı kategorisindeki düşük performansına rağmen yerini korumasının nedeni geç de olsa Paris İklim Anlaşması’na taraf olunması. Germanwatch ve NewClimate Institute tarafından hazırlanan ve CAN International’ın katkısı ile yayınlanan İklim Değişikliği Performans Endeksi’nin (Climate Change Performance Index, CCPI) 17. değerlendirmesi yayınlandı. Endeks, en yüksek emisyona sahip Türkiye dahil 60 ülke ve Avrupa Birliği’nin iklim değişikliği konusundaki performanslarını değerlendiriyor. Endeks, toplamda küresel sera gazı emisyonlarının %90’ından fazlasından sorumlu olan 60 ülke ve AB’yi sera gazı emisyonları, yenilenebilir enerji, enerji kullanımı ve iklim politikası olmak üzere dört kategori altında değerlendiriyor. Endeks’in değerlendirme dereceleri ‘çok yüksek’, ‘yüksek’, ‘orta’, ‘düşük’, ‘çok düşük’ şeklinde sınıflandırılıyor. Endeks’e göre:
Türkiye bu yıl da 42. sırada, yerini Paris onayı sayesinde koruyor Türkiye bu yıl da genel performansında ‘düşük’ etiketi ile 42. sırada. Türkiye CCPI değerlendirmesinde sera gazı salımı kategorisinde düşük, yenilenebilir enerji kategorisinde yüksek performans gösteriyor. Ancak enerji kullanımı kategorisindeki çok düşük performansı ile Türkiye geçen yıla göre, bu kategoride 7 sıra gerilemiş durumda. Türkiye’nin 42. sıradaki yerini enerji kullanımındaki düşüşe rağmen korumasını sağlayan unsur ise 5 yıl sonra gelen Paris Anlaşması onayı. Uzmanlar tarafından uluslararası iklim politikaları açısından önemli bir gelişme olarak değerlendirilen onay, Türkiye’nin çok düşük performanslı ülkeler arasına gerilemesini engelledi. Yüksek yenilenebilir enerji potansiyeli ve mevcut trendler sayesinde ülkenin yenilenebilir enerji performansı iyi görünse de, 2030 yenilenebilir hedeflerinin 2°C sınırı ile bile uyuşmadığı da açık. Ayrıca iklim uzmanları Türkiye’nin kömür üretimini desteklerken yenilenebilir enerji yatırımlarına desteği sınırladığını, bu sebeple tam yenilenebilir potansiyeline ulaşılamadığını not ediyor. WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) Genel Müdürü Aslı Pasinli: Bu çalışma, ülkelerin iklim değişikliği mücadelesindeki performanslarına ışık tutuyor. Bu endeksteki rekabet gezegenimizin geleceği için en kritik yarış. Türkiye’nin de bu yarışta performansını güçlü ulusal iklim hedefleri belirleyerek, uzun vadeli somut eylem planları ortaya koyarak, kömürden çıkış politikası oluşturarak, kömür teşviklerini ve yeni kömürlü termik santral yatırımlarını sona erdirerek artırması mümkün. Bu doğrultuda kararlılık sergilemesi halinde, Türkiye’nin gelecek sene endeksteki yeri yükselecektir. Avrupa Birliği endekste 6 sıra gerileyerek 22. sıraya yerleşti Yayınlanan 2022 İklim Değişikliği Performans Endeksi’nde Avrupa Birliği 61 değerlendirme içerisinde 22. sırada yer aldı. Geçen yıl 16. sırada olan AB bu yıl 6 sıra düşerek ‘yüksek performans’ sınıflandırmasından ‘orta’ sınıflandırmasına geriledi. AB üye devletlerinin bir kısmı en iyi performansları gösterdiği halde AB’nin sıralamasının düşmesinin temel sebebi ise bazı üye devletlerin ‘çok düşük’ performanslarla alt sıralarda yer almaları. Avrupa İklim Eylem Ağı (CAN Europe) Türkiye İklim ve Enerji Politikaları Koordinatörü Özlem Katısöz: Önümüzdeki on yıl, daha iddialı iklim hedeflerinin ve uygulamanın dönemi olarak öne çıkıyor. Avrupa Birliği tarafından kapsamlı bir uygulama aracı olarak tasarlanan FitFor55 mevzuat paketi, Paris Anlaşması hedefleri ile uyumlu şekilde emisyon azaltımı için eşsiz bir fırsat sunuyor. Türkiye’ye geldiğimizde ise, endekste daha iyi bir konuma ulaşması için Türkiye eylemlerini sözleri ile uyumlu hale getirmeli, 2053 net sıfır hedefine ulaşmasını sağlayacak somut adımlar atmalı. İlk üçü hak eden olmadı, Danimarka liste başında, İngiltere ve Fas her kategoride liderlerden Ulusal iklim eylemlerinin hiçbiri Paris Anlaşması hedefleri ile tam uyumlu olmadığından hiç bir ülke ‘çok yüksek’ notunu alamıyor. İlk üç sırayı kimsenin alamadığı Endeks’in en üst sırasında yer alan, dördüncü sıradaki Danimarka. Danimarka’yı 5 ve 6. sırada İsveç ve Norveç takip ederken, 7. ve 8. sıralarda düşüş yaşasalar da İngiltere ve Fas bulunuyor. İngiltere ve Fas tüm kategorilerde liderler arasında olmalarıyla dikkat çekiyor. İngiltere sera gazı azaltımında da lider konumda. İskandinav ülkelerinin başarısı yenilenebilir enerjiden geliyor Norveç, yenilenebilir enerjide ‘en yüksek’ olarak değerlendirilen tek ülke olarak öne çıkıyor. Yenilenebilir enerjide en düşük değerlendirmeyi alan ülkeler ise ‘çok düşük’ derecelendirmesi ile İran ve Rusya. İklim-nötr yolunda yüksek hedeflerle ilerleyen ülkeler İklim politikası kategorisinde bir kaç ülkenin kararlılıkla iklim-nötr olma yolunda ilerlediği görülüyor. İskandinav ülkeleri, Fas, Hollanda, Portekiz, Fransa ve Almanya bu ülkelerin başında geliyor. AB de iklim politikaları ile bu ülkeleri ufak bir farkla takip ediyor denebilir ancak beş AB ülkesi ‘çok düşük’ skorları ile dikkat çekiyor: Bulgaristan, Macaristan, Polonya, Romanya ve Çekya. En büyük iki karbon karbon kaynağından biri olan Çin’in sıralaması düşerken ABD’nin yükseldi Dünyanın en büyük karbon emisyonu kaynağı Çin, 4 sıra gerileyerek ‘düşük’ derecelendirmesi ile 37. sırayı aldı. Çin, yüksek emisyonları ve düşük enerji verimliliği ile kötü bir performans gösteriyor. 2030 hedefleri da Paris Anlaşması ile uyumlu olmaktan uzak. Öte yandan Çin’in yenilenebilir enerji trendi ise oldukça iyi. Dünyanın ikinci büyük karbon emisyon kaynağı ABD için ise Biden yönetiminin ilk yılının etkisi olumlu görünüyor. Geçen yılın sonuncusu olan ABD, bu yıl hala ‘çok düşük’ derecesinde olsa da 5 sıra yukarı çıkarak 55. sıraya yükseldi. Hindistan şimdilik yerini koruyor Hindistan ise 10. sıradaki yerini koruyor. Yenilenebilir enerji konusunda ‘orta’ olarak değerlendirilen Hindistan diğer kategorilerde yüksek performanslı olarak değerlendiriliyor. Hindistan’ın iyi performansının sebepli hala kişi başına düşen emisyonlar. Fakat pek çok ülkenin açıkladığı yeni ve iddialı iklim hedefleri düşünüldüğünde Hindistan, yerini ancak iklim hedeflerini yükselterek koruyabilir gibi görünüyor. Germanwatch ve NewClimate Institute (Almanya) tarafından geliştirilen İklim Değişikliği Performans Endeksi hakkında: Germanwatch ve NewClimate Enstitüsü tarafından Uluslararası İklim Eylem Ağı (Climate Action Network, CAN International) ile işbirliği içerisinde yayınlanan İklim Değişikliği Performans Endeksi (CCPI), küresel ölçekte atmosfere yayılan sera gazı emisyonlarının yaklaşık %90’ından sorumlu olan 60 ülkenin ve AB’nin iklim değişikliğiyle mücadele kapsamındaki performansını değerlendiriyor. Değerlendirme dört kategoride gerçekleştiriliyor: Sera Gazı Emisyonları (%40), Yenilenebilir Enerji (%20), Enerji Kullanımı (%20) ve İklim Politikaları (%20). İklim politikaları kategorisinin değerlendirilmesi, bu ülkelerdeki STK’lar ve düşünce kuruluşlarının uzman görüşlerine dayanıyor. CCPI; Emisyonlar, Yenilenebilir Enerji ve Enerji Kullanımı kategorileri kapsamında, belirtilen ülkelerin küresel ısınmayı 2°C ile sınırlandırma hedefi olan Paris Anlaşması hedefleriyle uyumlu olma adına yeterli adımların atılıp atılmadığını da değerlendiriyor. Bu nedenle CCPI, uluslararası iklim politikalarında şeffaflığın artırılması adına önemli bir rol üstleniyor. CCPI, iklimin korunması çabaları kapsamında ülkeler tarafından gerçekleştirilen ilerlemelerin birbiriyle karşılaştırılmasına da imkan sağlıyor. Endeks 2005 yılından bu yana her yıl yayınlanıyor. |