Sürdürülebilirliği sağlayabilmeleri için Sivil Toplum Kuruluşlarına 8 tavsiye

Sürdürülebilirliği sağlayabilmeleri için Sivil Toplum Kuruluşlarına 8 tavsiye
Sürdürülebilirliği sağlayabilmeleri için Sivil Toplum Kuruluşlarına 8 tavsiye

Sivil Toplum Kuruluşları, proje bazlı çalışmanın günü kurtarmak anlamına geldiğini ve ilerisi için alarm zillerinin çalması anlamına geldiği yeni yeni fark ediyor. Bu nedenle sürdürülebilir bir yapı kurmak için pek çok atılımı gerçekleştiriyorlar. Eğer bir insana balık tutmayı öğretmek istiyorsan, ona bir olta sunmaya hazır olmalısın. Bu nedenle sürdürülebilirliği sağlamaları konusunda STK’lara 8 tavsiye hazırladık.

Keyifli okumalar.

1 – Mevcut durumunuzu ve uygulamaları gözden geçirin

Bir fon sağlayıcısı ile sürdürülebilirliği tartışmadan önce mevcut uygulamalarınızı gözden geçirerek iyileştirmeler yapabilirsiniz. Daha önce yürüttüğünüz projelerin raporları ve çalışmalarınızın tanıtımları sürdürülebilirliğe dair bir şey içeriyor mu? Sürdürülebilirlikte neler anladığınızı ve beklediğinizi açıkça anlatıyor musunuz? Sitenizde sürdürülebilirlik için neler yaptığınız yazıyor mu? Daha önce çalıştığınız kurumlardan geri bildirim istediniz mi? Bu geri bildirimlere göre hangi iyileştirmeleri yaptınız? Bunları sizin sitenizi inceleyen bir kişi rahatlıkla ulaşabilir mi? Mevcut durumunuzu ve uygulamalarınızı gözden geçirirken bu soruların yanıtlarına göre iyileştirmeler yaparak ileriye dönük güçlü bir adım atabilirsiniz.

2 – Bütçe şablonunuzu güncelleyin

Pek çok fonlayıcı ve bağışçı, sürdürülebilirliği kapsayan yeterli satır öğelerini içeren bütçe tabloları önemsemez veya olmasını cesaretlendirmez. Oysa STK’lar projeleri için uygun ofis alanı, kaliteli bilgisayar ve araçlar, personel eğitimi, istihdam, fundraising personeli zamanı ve iletişimini de kapsayacak şekilde bütçe eklemeyi özellikle talep etmelidir. Bu eklenen satırların etkisi kısa vadeli gibi gözükse de uzun vadeli olacaktır. Yüksek kapasiteli ve iyi kaynaklı STK’lar zaman içinde en yüksek etkiyi planlayabilecek ve sunabileceklerdir. Aynı zamanda, STK’nın hayatta kalmak için tek bir fonlayıcıya bağlı olmasından da uzaklaşabileceklerdir.

3 – Sürdürülebilirlik planı hazırlayın

Her departmandan eylem odaklı bir sürdürülebilirlik planı hazırlamalarını isteyin. Bu sayede birimlerin hedeflere sahip kısa bir planı, orta vadeli bir planı ve uzun vadeli planları ortaya çıkacaktır. Ardından birimlerden sorumlu personeller seçilerek, görevleri aktarılır ve bunu yapmak için bütçe ayrılarak yönetmeleri için sorumlulara verilir. Bu sayede her birim ve STK doğru yönde hareket etmeye hızla devam edebilir. Temel bir şablona ve talimatlara sahip olduğunuzdan emin olmalısınız. Bu süreci şeffaf bir şekilde tüm birimlerle bir araya gelerek planlayabilirsiniz.

4 – Sürekli kaynak yaratma ihtiyacınızı unutmayın

Pek çok STK, fon sağlama etkinliklerini, oldukça büyük bir hibe aldıklarında bırakıyor. Proje tamamlandığı, hibe bittiği zaman tekrar canlandırmaya çalışıyorlar. Ancak bu durum sürdürülebilir olmaktan uzak olduğu gibi bağış yapan kişilerin bağışlarını farklı bir STK’ya yönlendirmesine neden oluyor. Sürekli potansiyel bağışçı araması gereken STK’ların bu durumu planlayarak belli aralıklarla sürdürmesi ve askıya almaması gerekiyor. Aksi durumda alternatif bulamadığı için zor durumda kalan pek çok STK bulunuyor. Hatta çalışanlarının bir kısmına bütçe ayıramadığı için işten çıkarmak zorunda kalıyor. Bu nedenle kurumun sürdürülebilir olması için STK’ların sürekli fon sağlaması, bağışçılarını ve destekçilerini sürekli fon sağlama etkinliklerine davet etmesi, onlardan geri bildirim alması, alternatif fon toplama etkinlikleri oluşturması ve tüm yıl boyunca bunu etkili bir planlama ile yapması gerekiyor. Bu tür faaliyetleri sosyal medyadan, e-bültenlerden ve sitelerinden sürekli olarak takipçileri ve bağışçıları ile paylaşmak yararlı olabilir.

5 – Teknik destek alın

STK’ların pek çoğu yerel oldukları için fon sağlama kapasiteleri sınırlı olabiliyor. Büyük fonlara başvurmak ya da aynı anda birkaç projeyi yürütmek için yeterli çalışana ve bu süreci yönetecek deneyime sahip olamıyor. Bu konularda tecrübesi olan STK’lar ile yerel STK’lar bir ağ yaratarak birbirlerini hem teknik konularda hem de bu süreçlerde destekleyebilirler. Böylece süreçlerin işleyişi hakkında tecrübesi olan kişiler ile çalışma şansına erişmenin yanı sıra daha büyük hibelerden yararlanma şansına da erişerek sürdürülebilirlik için önemli adımlar atılabilir. Bu birliktelikler kurumların kapasitelerine geliştirmek için harika bir ortam sağlayacaktır.

6 – Esnek olun

Dünyadaki pek çok STK olağanüstü işleri başarıyor.Ancak konu para toplamaya geldiği zaman aynı etkililikten bahsedemiyoruz. Alınan hibelerde fonun bir kısmını sürdürülebilirlik faaliyetleri için ayırmak harika bir fırsat olabilir. Böylece kurum içinden kişilerin, kişisel ve kurumsal gelişimleri için dışarıdan bir eğitime, etkinliğe, konferansa ve/veya ulusal/uluslararası benzer bir ağa katılımı ile STK’lar kapasitelerini güçlendirebilir. Sürdürülebilirlik için yatırım yapmak programların uzun vadeli canlılığının ve etkisinin genişlemesini sağlarken, fon sağlayıcınızın da hedeflere ulaşmak konusunda kurumunuza güvenmesini sağlayacaktır.

7 – Kaliteden yana olun

Aldığınız fon ile yaratacağınız etkiyi ve değeri düşünün, düşük maliyeti değil. Hibe alınırken pek çok STK program dışı olarak düşündüğü faaliyetlerin bütçelerini azaltmayı ya da kesmeyi değerlendiriyor. Bu durum eğitim, yönetsel ihtiyaçlar, kapasite geliştirme faaliyetleri gibi STK için önemli alanların kesilmesi anlamına geliyor. Bu durum aslında programın gerçekleşmesi sırasında oluşabilecek pek çok sorunun da doğmasına neden oluyor. Bu nedenle yapılacak işlerin sürdürülebilir olması için kaliteyi ve yaratacak değeri öne koymalı. Maliyet düştüğünde sürecin aksayacağı ve sürdürülebilirliği etkileyecek konular olduğunda kaliteden ve değerden ödün vermeden önce bunları düşünmek gerekiyor.

8 – Danışmanlık alın

Türkiye’de pek çok STK, kendi yaptıkları ile sınırlı kalıyor. Benzer faaliyet alanlarında çalışanlar dahi birbirleri ile sıkı iletişim kurmuyorlar. Bu durumda STK’lar sürekli Amerika’yı yeniden keşfeder durumda kalabiliyorlar. Sürdürülebilirlik için bu alanda çalışan kişilerden danışmanlık hizmeti almak ve tüm süreçlerin üzerinden objektif bir şekilde geçilebilecek bir kontrol mekanizması yaratmak önemli. Danışmanın ya da danışmanlık kurumunun katılımı ile STK’nın nasıl bir sürdürülebilirlik planını uygulayacağı ve hangi hedeflere nasıl ulaşacağını görmesi büyük bir katkı sunacaktır.

Çağrı Küpeli

Eğitmen Panda Kurucu Ortağı

Sabancı Vakfı Fark Yaratanlar Programı’nın 16. Sezon Başvuruları Başladı!
Sabancı Vakfı Fark Yaratanlar Programı’nın 16. Sezon Başvuruları Başladı!

Yorum Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Benzer Haberler