Sri Lanka, Şili, Danimarka, Fransa, Almanya, Karadağ ve Birleşik Krallık’ın da aralarında bulunduğu bir grup hükümet bugün, 1,5 derece hedefini ulaşılabilir kılmak için, BM İklim Zirvesi COP26 öncesi tüm ülkeleri yeni kömürlü santrallerinin inşaatını durdurma taahhüdü vermeye teşvik etmeyi amaçlayan “Yeni Kömür Santrali Yok Sözleşmesi”ni duyurdu.
İlk kez, farklı bir grup gelişmiş ve gelişmekte olan ülke, yeni kömürlü termik santral üretimini sona erdirmek amacıyla küresel çabalara ivme kazandırmak için bir araya geldi. Bu yeni girişim, imzacıların yıl sonuna kadar, karbonu tutulmamış kömürlü termik santral projelerinin yeni inşaatlarına izin vermeyi derhal durdurmalarını ve sona erdirmelerini gerektiriyor. Bu ülkeler, diğer tüm hükümetleri bu adımları atmaya ve BM İklim Zirvesi COP26’nın “kömür enerjisini tarihe bırakma” şeklindeki iddialı hedefine ulaşılmasına yardımcı olmak için zirve öncesinde Sözleşme’ye katılmaya çağırıyor.
Yeni Kömür Santrali Yok Sözleşmesi, erişilebilir ve temiz enerji sağlamayı hedefleyen Sürdürülebilir Kalkınma Amacı 7’ye ulaşmaya destek vermenin yanı sıra, BM Genel Sekreteri’nin bu yıl yeni kömürle çalışan elektrik santrallerinin yapımını sona erdirme çağrısına da yanıt veriyor.
Bugün BM Yüksek Düzeyli Enerji Diyaloğu toplantısında bir Enerji Sözleşmesi şeklinde yapılan duyuru, imzacıların yeni kömürlü santral inşaatını sona erdirmek ve iklim değişikliği ve hava kirliliği üzerindeki olumsuz etkilerini kabul ederek diğer ülkelere örnek olmak için kararlı adımlar atma taahhüdünü işaret ediyor. Enerji Sözleşmeleri yaşayan belgelerdir ve diğer ülkeler katılmaya teşvik edilir. Grup, mümkün olan en kısa sürede en fazla sayıda yeni imza sahibi toplamayı hedefliyor.
BM Yüksek Düzeyli Enerji Diyaloğu, Genel Sekreter liderliğinde kırk yıldır ilk kez enerjiyi tartışan bir Zirvedir. Enerjinin, iklim hedeflerini ilerletmedeki kritik rolünün yanı sıra COVID-19 sonrası toparlanma süreçleri de dahil olmak üzere kalkınma önceliklerinin varlığını kabul ediyor.
Sözleşme’yi lanse eden ülkeler, kendi deneyimlerinin güçlü temelinden hareketle, diğer ülkelerin “yeni kömürlü santral kullanmama” taahhüdünde bulunmalarını savunabiliyor. Sri Lanka ve Şili, yakın zamanda yeni kömür projelerini iptal etme ve artık yeni kömür santrali peşinde olmayacaklarına dair siyasi açıklamalar yapma konusunda liderlik gösterdiler. Danimarka, Fransa, Almanya, Karadağ ve Birleşik Krallık, son kömür projelerini çoktan iptal etti ve şimdi kalan kömürlü elektrik üretimlerinin emekliye ayrılmasını hızlandırmaya odaklanmış durumdalar.
İmzacı ülkeler, gelişmekte olan ülkelerin, işçilerin ve toplulukların, sürdürülebilir ve ekonomik açıdan kapsayıcı bir şekilde kömürden elektrik üretiminden uzaklaşmak için desteğe ihtiyacı olduğunu kabul ediyor. İhtiyaç duyulan destekler arasında, BM Enerji, Energy Transition Council (Enerji Dönüşümü Konseyi) ve Powering Past Coal Alliance (Kömüre sonrası Küresel enerji ittifakı), bu sürece başlamak isteyen ülkelere yardım etmek için oradalar.
Şili Enerji Bakanı Juan Carlos Jobet Eluchans,“2040 yılına kadar tüm kömürlü termik santraller için iddialı bir aşamalı çıkış planımız var. Bu nedenle, bu Yeni Kömür Santrali Yok Sözleşmesini’nin lansmanına birlikte liderlik etmekten onur duyuyoruz. Bugün, imzalayan ülkeler, 1,5 derece hedefini ulaşılabilir kılmak için kömür enerjisini tarihe bırakma konusundaki iddialı hedefini gerçekleştirmek amacıyla COP26’dan önce tüm diğer ülkeleri bu çabaya katılmaya çağırıyor” diyor.
COP26 Başkanı Alok Sharma, şöyle diyor:
“Kömürü tarihe gömmek, yıkıcı iklim değişikliğinden kaçınmak için çok önemli. Birleşik Krallık’ın çeşitli ülkelerden oluşan bir grupla ortaklık kurmasından çok memnunum. Bu ülkeler, Yeni Kömür Santrali Yok Sözleşmesi aracılığıyla kömürü sonlandırmak için cesur bir liderlik sergiliyor ve bu, birlikte çalışan ülkelerin iklim değişikliği ile mücadelede sahip olabileceği olumlu etkiyi gösteriyor.
“Temiz yenilenebilir teknolojilerin maliyeti düşmeye devam ederek kömürü pahalı ve rekabet edemez hale getiriyor. Daha fazla ülkeyi COP26’dan önce bu sözleşmeye katılmaya ve küresel ısınmayı sınırlamak ve 1,5 derece hedefini canlı tutmak için üzerlerine düşeni yapmaya çağırıyorum”.
Birleşik Krallık Ticaret, Enerji ve Temiz Büyüme Bakanı Greg Hands, “Bugünkü sözleşmeyi imzalayarak, Birleşik Krallık ve imzacı ülkeler, tüm dünyaya, iklim değişikliği ile mücadelede cesur adımları şimdi gerçekleştirme ve kömür enerjisinden adil ve kapsayıcı bir şekilde geçiş yapma zamanının geldiğine dair net bir sinyal gönderiyor. Birleşik Krallık’ın 2024 yılına kadar kömürden aşamalı olarak çıkış taahhüdüne öncülük etmesi ve Sri Lanka, Malezya ve Pakistan gibi ülkelerin “yeni kömür santrali yok” taahhütleri ile öne çıkmasıyla birlikte, bu yeni girişim diğer ülkeleri de aynı şeyi yapmaya çağırıyor. Yeni kömürlü termik santrallerin inşasını şimdi durdurmayı taahhüt ediyoruz – ekonomik, güvenilir, temiz enerjiyle desteklenen bir geleceği güvence altına almak için önemli bir adım” diyor.
Almanya Federal Çevre Bakanı Svenja Schulze “On yıllar boyunca kömür ekonomik büyümeyi ve refahı garantiledi. Bugün, kömür kullanımının devam etmesinin iklimimizi ısıttığını ve dolayısıyla gezegenimizi tehdit ettiğini biliyoruz. Bu nedenle, tüm ülkelerin yeni kömürlü termik santrali inşa etmeme ve mümkün olan en kısa sürede kömür kullanımını aşamalı olarak bırakma taahhüdü vermesi çok önemlidir. Kömürün aşamalı olarak kaldırılması, ekonomik kalkınma ve refahtan vazgeçmemiz gerektiği anlamına gelmez. Yenilenebilir enerjiyle, ne sağlığımızı ne de gezegenimizi tehlikeye atmayan, yeni, sürdürülebilir, iklim dostu ve uygun maliyetli bir itici güce sahibiz” diyor.
BM Genel Sekreteri’nin “Herkes için Sürdürülebilir Enerji” Özel Temsilcisi ve “Herkes için Sürdürülebilir Enerji” CEO’su Damilola Ogunbiyi, “Bu Enerji Sözleşmesi, Genel Sekreterin Yeni Kömüre Hayır çağrısına doğrudan yanıt veriyor. Özellikle, artan enerji talebine sahip olmaya devam eden ve ülkelerinde daha sürdürülebilir enerji kaynaklarıyla kalkınmayı ilerletmeye kararlı olan ülkelerin liderliği bizi cesaretlendiriyor. Dünyanın dört bir yanındaki ülkeleri enerji sözleşmeleri taahhüt etmeye ve adil, eşitlikçi ve kapsayıcı bir enerji dönüşümü için teşvik ediyorum” diyor.
Sürdürülebilir Ekonomi ve Finans Araştırmaları Derneği Kurucu Direktörü Bengisu Özenç, “Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, Türkiye’nin Paris Anlaşması’nı onaylama planını geçtiğimiz günlerde açıkladı. Uzun zamandır beklenen bu duyurunun yanı sıra, iki mesaj daha açıktı: 1,5 derece hedefini Anlaşmanın temel hedefi ve karbon nötrlüğü müteakip hedef olarak almak. Artık yüzyılın ortasına kadar karbon nötrlüğün ancak “2021 itibariyle yeni kömür olmaması” gibi bazı önemli kilometre taşlarına ulaşılması durumunda mümkün olduğunu biliyoruz. İklim değişikliği konusunda üzerine düşeni yapmaya hazır bir ülke olarak, Türkiye de bu Sözleşme’nin izinden yürümeli ve küresel iklim rejiminin samimi bir ortağı olmayı hedefliyorsa “yeni kömür yok” hedefini taahhüt etmelidir” diyor.